Tam kapanma sonrasında gayrimenkul profesyonelleri tekrar sahada. Bundan sonraki dönemde gayrimenkul danışmanları yoğunlaşacak. Bu süreçte gayrimenkul profesyonellerine gelen telefonlar ve işlem adetleri çoğalacak.

Emlak sektöründe ilkbaharla birlikte hareketlilik yükselir fakat bunun büyük kısmı ağırlıklı gayrimenkul turistlerinden kaynaklandığından sonbahara doğru turistlerin piyasadan çıkmasıyla hareketlilik düşer.

Bu sırada satış adetleri ortalama bir kanalda belirli miktarlarda yükselir. Tabii ülkemizin ana nakit akışı kaynağı inşaat sektörü olduğundan ve dolardaki yükseliş sürecek gibi göründüğünden önümüzdeki aylarda bir faiz indirimi daha yapılıp arz-talep dengesi talep lehine yükseltilebilir mi sorusu akıllara geliyor. Bekleyip göreceğiz. 

Peki gayrimenkul profesyonelleri bu 15 gün süren kapanmada neler yaptı ve bundan sonraki süreçte neler yapılacak? 

Emlak sektöründe 2 çeşit gayrimenkul danışmanı bulunuyor. Sektörü öğrenip kendini geliştirmek amacıyla sistemli bir şekilde çalışan ve sektörde kalıcı olanlar, diğer grup da kendini geliştirmeye ilişkin bir şey yapmayıp sektörün kendisine bonkör davranmasını umarak sektörden kopuş yaşayanlar. 

Bir gayrimenkul danışmanı uzmanlık alanı hakimiyetini genişletirken gelirini de artıyor ve düzenli geliri elde edebiliyorken, diğer gayrimenkul danışmanı ise bir noktaya kadar gelmesinin ardından hikayeleri artış gösterirken geliri geriliyor, sonrasında belli bir süre sonra ya sektörle arasına mesafe giriyor ya da başka gelir kaynakları bulunuyorsa sektörde sıkılana kadar kalmayı sürdürüyor. 

Bu kapanmada birinci grupta yer alan, yani kendisini geliştirmenin önemini bilenler; bu zamanı eğitimler ile, kitaplar ile, sektörel hedefleri düşünmek ile ve elbette kontaklarının takibiyle aktif olarak dolu dolu tamamladılar.

Kısacası sektördeki işlerini durdurmadan, yaşam kalitelerini yükseltecek kazançların oluşması amacıyla temellerini sağlamlaştırmaya devam ettiler. Bunun getirisiyle kısa ve orta vadede karşılacaklarken, asıl etkiyle ise uzu vadede karşı karşıya kalacaklar. İkinci grubta yer alanlar ise bu 15 günlük süreyi ilk gruba oranla çok daha keyifli bir şekilde tamamladı.

Oturdular, sosyal medyada dolaştılar, film dizi ne varsa izlediler, dinlendiler ve çok iyi dinlendiler, aileleriyle çok güzel vakit geçirdiler ve şu yasaklar olmasa çok güzel şeyler yapacaktım şeklinde düşünürken yasakların ardından neler yapabileceklerini hayal ettiler ancak planlamadılar. Yani rüzgarın arkalarından esmesini düşünürken, rüzgarın farklı yerden esme ihtimalini göz önüne almadılar. 

Ve şimdi kısıtlamalar bitti. İlk grup planlarını hayata geçirirlen, ikinci grup tıpkı yasaklara girilen Perşembe akşamı gibi kaldıkları yerden başladılar.

Neredeler mi? “Şu yasaklar olmasaydı çok güzel olacaktı” sözlerine ekliyorlar; “15 gün kaybettik boşu boşuna, tam da en güzel günleriydi sektörün”.

Yani gayrimenkul sektörü güzeldir; hedef koyup o hedefe ulaşmak amacıyla ne gerekiyorsa yapanlar ile hayal kurup bir şey yapmayanlar arasında bir mücadele bulunur.

İlk grup çok konuşmaz hayata geçirir, ikinci grup çok konuşur gerçekleştirmez. İlk grup eksik yanlarını öğrenmek için araştırma yapar, ikinci grup her şeyi bildiğinden araştırma yapmaya gerek görmez.

İlk grup problem çözmeye odaklanır, ikinci grup bir şey yapmayı planlamadan problemin kaynağına odaklı olur.

İlk grup temas ettiği kişilere sunacağı yararı planlar, ikinci grup temas ettiği kişilerden kazanacağı parayı düşünür.

İlk grup sorumluluk sahibi olur, ikinci grup ise işler iyi giderse “ben yaptım” diye böbürlenir ancak işler kötüleşirse başka sorumlu bulmak için uğraşır. 

Gayrimenkul sektörü derya deniz sektörlerden biri...